Nomofobi, yani akıllı telefonunuzdan uzak kalma
korkusu, aslında hepimizin dijitalleşen dünyasında yaşadığı ortak bir duygu.
Peki neden telefonumuz yanımızda olmadığında bu kadar endişeleniyoruz?
Cevabı, psikolojideki "genişletilmiş
benlik" kavramında saklı olabilir. Bu kavram, kendimizi sadece
fiziksel bedenimizle değil, aynı zamanda sahip olduğumuz eşyalarla, hatta sanal
dünyadaki kimliğimizle (avatarımızla) de tanımladığımızı söyler.
Telefonlarımız artık sadece arama yaptığımız
aletler değil, onlar bizim dijital hafızamız, anılarımız, sosyal çevremiz ve
hatta sanal kimliğimizin bir uzantısı haline geldi. Telefonumuz yoksa, sanki
benliğimizin bir parçası eksikmiş gibi hissedebiliyoruz. İşte bu yüzden
şarjımızın bitmesi, internet bağlantımızın kesilmesi ya da telefonumuzu evde
unutmamız bize korku verebiliyor.
Bu durumun farkına varmak, aslında ruh sağlığımız
için atılacak önemli bir adımdır. Unutmayın, en değerli varlığınız sizsiniz ve
dijital benliğinizden daha fazlasısınız. Bu farkındalıkla, hem gerçek dünyayla
hem de kendinizle olan bağınızı daha da güçlendirebilirsiniz.